Dünya Kupası, sabah 9:30 daki maç için kalkmak, ilk yarıyı yarı baygın izlemek, devre arasında 5 dakika gözleri kapamak ve uyuyup ikinci yarıyı kaçırmaktır.
Dünya Kupası, maç izleme bahanesiyle arkadaşla buluşup bol bol sohbet etmek, göz ucuyla televiyona bakmaktır.
Dünya Kupası, yazlık mekanda denizden çıkıp çay bahçesine gitmek, bir yandan maç izlemek, bir yandan da şişe kola ile serinlemektir.
Dünya Kupası, ülkemiz katılmadığı zaman kupa öncesi en güçlüyü tutmak, maç içinde güçsüzü tutmak demektir. İran'ın Amerika'yı yenmesi, Senegal'in Fransa'yı yenmesi, Angola'nın Portekiz'e ezilmemesidir.
Dünya Kupası, panini çıkartmalarını tamamlamak, Şili'ye, Meksika'ya, Paraguay'a bakıp ''bunlar bize benziyor be'' demek, Koreli'yi görüp ''lan bunlar da birbirine benziyor be'' demektir.
Dünya Kupası, 80'li yıllarda tek kanallı televiyon nedeniyle annenin bile ilgi duymasıdır.
Dünya Kupası, futbolcuların yeni saç stilleriyle kupaya katılmasıdır. Annenin ''bu adamın saçı ne böyle'' demesidir.
Dünya Kupası, kupayı düzenleyen ülkenin futbol kültürünü öğrenmek demektir. Arjantin'de konfetidir, Güney Afrika'da vuvuzela...
1 yorum:
'Dünya Kupası, ülkemiz katılmadığı zaman kupa öncesi en güçlüyü tutmak, maç içinde güçsüzü tutmak demektir. İran'ın Amerika'yı yenmesi, Senegal'in Fransa'yı yenmesi, Angola'nın Portekiz'e ezilmemesidir.'
çok güzel olmuş bu tespit:)
Yorum Gönder