23 Ekim 2010 Cumartesi

Fenerbahçe - Galatasaray; Maç Öncesi

Bir derbi haftasının yavaş yavaş sonuna gelirken, son yıllardaki en sönük derbi haftası olduğunu söylersek yanılmış olmayız. Galatasaray'ın içinde bulunduğu durum neticesinde derbi çok az konuşuldu. Bu nedenle yazıya Galatasaray'dan başlamakta fayda var.


Galatasaray Rijkaard'ın yerine Hagi'yi getirmesi taraftarlar arasında genel olarak olumlu bir hava yarattı. Bu hava duygusallık kokuyor. Zaten şu ara Galatasaray'a teknik direktörün becerilerinden çok sevgi ortamı gerek. Bu nedenle Galatasaray'lı futbolcuların klasik derbi mücadelesinden daha ötesini sergileceklerini düşünüyorum. Dolayısıyla geçmiş maçlardaki başarısızlıkların nedenlerini irdelemek yerine masa üstündeki temiz kağıda bakmakta fayda var. NtvSpor'un haberine göre Baros, Kewell, Arda ve Aydın sakatlıkları sebebiyle yok. Kaleci Ufuk da cezası sebebiyle oynamayacak. Dolayısıyla Hagi'nin oyuncu bazında çeşitli hamleler yapması kısıtlı. Tugay Kerimoğlu'ndan alacağı referanslarla kadroyu kuracaktır. İlk önceliği ise gol yememek olur bence. 10 yıldır Şükrü Saraçoğlu'nda kazanamaması ve genel tablonun durumuna göre beraberlik başarıdır. Planlar öncelikle bu yönde olabilir.

Fenerbahçe'de ise tehlike, herkes tarafından bariz favori gösterilmesi. Bu tip maçlarda ne kadar çok favori gösterilirseniz o kadar sıkıntı yaşarsınız. Son yıllarda alınan rahat galibiyetlerin hiç birinde bariz bir favori yoktu. Aykut Kocaman şu an kadroda bulunan en eski oyuncu kadar bu derbide forma giymiş bir isim. Bu bağlamda derbinin havasını, süprizlerini çok iyi biliyor. Futbolcuları rehavetten uzaklaştırmayı başaracağını düşünüyorum. Oyun anlamında Konyaspor maçı referans olmaz ama oradan güzel ışıklar verdi Fenerbahçe. Mehmet Topuz'un son oynadığı futbol kendisine güven getirmiş olmalı. Sezon başından beri aksayan orta saha Konyaspor maçında hatasızdı diyemeyiz ama umut verdi. Fenerbahçe'nin futbolundaki dalgalanmada temel sorun bu nokta. Burayı oturttuğu takdirde hücum hattında daha net senkron ayarı oturtulabilir. Yobo, Lugano ve Niang banko forma giyecek yabancılar. Alex'i de eklersek 4 ediyor. Şu ana kadar kanatlarda oynayacak oyuncular hususunda herhangi bir süpriz haberi çıkmadı. Muhtemelen Stoch ve Dia'yı beraber ilk 11'de göreceğiz. Dolayısıyla sol bekte yine Caner oynayacak. Burası bana göre defans olarak Fenerbahçe'nin en zayıf noktası. Galatasaray buradan oynamayı düşünebilir. Eğer düşünmezse bu sefer Caner'in bindirmeleriyle Fenerbahçe'nin hücum olarak en güçlü hattı haline de gelebilir. Konyaspor maçında Fenerbahçe'nin rakip takımın göbeğini 2'ye 1'ler ile çok iyi dağıttığını da ekleyelim. Galatasaray'da da Servet-Neill ikilisinin uyumu skoru doğrudan etkileyecektir.

Saha dışında da çok fazla olay çıkacağını zannetmiyorum. Maçın tansiyonu da düşük olacaktır. Tansiyonun düşük olması bence Galatasaray adına bir şans. Genelde bu tarz maçlarda ortam gerildiğinde ev sahibi takım sonuca daha kolay ulaşıyor. Galatasaray açısından yeni bir heyecan, Fenerbahçe açısından ise beklenenden zor bir maç olacak. Bu maç 1 hafta önce oynansaydı banko olarak Fenerbahçe diyebilirdim ama dediğim gibi şu ortamda daha zor bir maç olacak. Yine de Fenerbahçe'nin kazanacağını düşünüyorum.

Hiç yorum yok: