15 Mayıs 2010 Cumartesi

Çifte Kupalı Chelsea & Piquionne


Sene başında, Man. Utd. ile oynanan Community Shield maçından sonra Chelsea hem FA Cup'ı hem de Premier League'i alır deseydim bunu bugün ispatlamam gerekirdi ki öyle bir şey demedim ama tam tersini, Ancelotti sezonu Parma'da tamamlar demiştim. Bunu kanıtlamak yerine itiraf etmem yeterli sanırım. İddaa oynamıyorum ama oynanmamış maçlar öncesi ulu orta yerlerde öngörülerde bulunmam maçları iddaa oynamış gibi izlememi sağlıyor. Yanıldım.. Hem de çok büyük bir yanılgı içine düştü. Ancelotti hakkında konuşurken Ahmet Çakar kadar (''Fatih Terim'in çaycısı olamaz'') olmasa da olumsuz düşünen biriydim. Gerek Milan'ın, gerek Chelsea'nin bugün geldikleri noktada Ancelotti parmağı barzi bir şekilde gözüküyor. Bunu da itiraf ettikten sonra az da olsa maça değinmek isterim.

Dünya futbol tarihinin en eski organizasyonu hakkında Türk medyasından gerekli ilgiyi tabi ki beklemiyorum ama bloglardan bekliyordum. İşin ehli olsam FA Cup tarihiyle ilgili bir çok anektodu yazmak isterim ama bu işin ehli olan blogger arkadaşlar var. Umuyorum önümüzdeki zamanlarda derli toplu bir şekilde bu anektodları yazan biri çıkacaktır.

Portsmouth bugün o anektodlardan biri olacak bir takımdı. Girdiği ekonomik krizi nedeniyle kulübe transfer yasağı getirilmiş ve sezon sonunda küme düşmüş bir kulüp FA Cup'da final oynadı. Öyle bir maç çıkardı ki kupayı alması içten bile değildi. Boateng'in Ballack'ı sakatlaması, ardında kaçırdığı penaltı, yine hemen ardından Drogba'nın free-kick golü ve Chelsea'nin tarihinde ilk defa çifte kupaya uzanması. Buradan devamlı kupalarını hatırlatarak elaleme gider yapan Mourinho'ya Ancelotti selam etti. Seyir zevki güzel bir maçtı. Chelsea'nin direkten dönen topları, Portsmounth'un tehlikeli atakları izlenmeyi hakediyordu. Piquionne Saint Ettienne'den takiplediğim bir futbolcu. Oradan geçtiği kiralık olarak oynadığı yarım dönem Monaco dönemi, sezon sonunda 6 m euro ile bonservisinin alınmasına vesile olmuştu. Başarısız geçirdiği 1 sezonluk Monaco döneminden sonra Lyon'un alternatif ismi olarak düşünüldü ama oradada başarısız oldu ve Portsmouth'a kiralandı. Fiziki özellikleri ve mevcut tekniğiyle İstanbul'un 3 büyük kulübünde olmasa da Anadolu'nun herhangi bir takımında Makukula etkisi yaratabilir. 31 yaşında oluşu fiyatını düşürür ki ciddi hedefleri olan bir Anadolu takımının alacak gücü mutlaka vardır (Portsmounth'a 500.000 euro'ya mal oldu).


1 yorum:

constantinache dedi ki...

bu takımda cech-terry-lampard-drogba dörtlüsü olduğu sürece değil ancelotti, ümit kayıhan bile şampiyonluğa oynatır. terry-lampard-drogba zaten takımın herşeyi, iskeleti, ağabeyleri konumunda. arkalarında da cech gibi bir kaleci varken sırtları yere gelmez.

ancelotti'den bağımsız bir şekilde takır takır avrupa'nın en iyi 2 yönlü oyununu oynuyor bu takım.