25 Ekim 2009 Pazar

Derbi Kafası


Şu saatte yatması gerektiğini düşünen ama yatsa uyuyamayacağını bilen milyonlarca kişiden biriyim. İki gündür kiminle konuşsan muhabbetin sonunda derbinin akıbetine bir geçiş oluyor. "Rahat alırız" diyenini görmedim henüz, her iki taraftan da. Herkes biraz temkinli, biraz pesimist. Ters totemler havada uçuşuyor. Galatasaraylılar önceki senelere oranla daha güven veren bir kadroları olduğunu söyleseler de "Bu sefer olacak bu iş" diyemiyorlar. Fenerbahçeli ise Kadıköy'deki son 9 yıla yaslayamıyor sırtını rahatlıkla, "Sakın o gün bugün olmasın" şeklinde bir cümleyi geçirmeden edemiyor. Hemen ardından Gaziantep'e yenilmenin fena olmadığını da ekliyor tabi. Galatasaraylı, kendi hücum hattına güveninden çok derbinin yakın tarihine takılıyor. Fenerbahçeli ise tarihten çok rakip kadroyu düşünüyor...

Ama işin ilginci kimse iyi veya kötü ne hissettiğini net bilmiyor. Öyle ki maç sonrası bütün duygular unutulacak, yerlerini kesin yargılara bırakacak. Zira tecrübeye göre Fenerbahçe - Galatasaray derbi tarihinde, taraflar maçtan sonra aşağı yukarı aynı kafada oluyorlar, maç öncesi duygularını hiç anımsamıyorlar. Maça dair olası 3 sonucun taraflar üzerindeki etkisini düşününce çıktı bu yazıya başlama fikri. Şimdi o muhtemel sonuçlar sonrası iki takım taraftarının olası hislerini ele alalım...


1. Fenerbahçe Galibiyeti:

  • Fenerbahçe cephesi: "İddaa'ya tek maça yazmak vardı bunu. O kadar barizdi ki kazanacağımız. Bundan kolay maçımız mı var sanki?"
  • Galatasaray cephesi: "Belliydi abicim. Barcelona'yı getir, bizim formayı giydirip şu sahaya koy yine olmaz, olmuyor. Şaşıracak bişey yok. Çayımıza çorbamıza bakalım..."

2. Galatasaray Galibiyeti:

  • Fenerbahçe cephesi: "Maçtan önce vardı zaten içimde bi sıkıntı. Demiştim zaten bugün kayıp olabilir diye. Boşuna değilmiş..."
  • Galatasaray cephesi: "Biliyodum valla. Kadıköy'de hiç bu kadar rahat maç seyretmemiştim.. Bu kadronun karşısında ne tılsımı? Oynadığımız futbol belli, korkacak bişey yoktu zaten..."

3. Beraberlik:

  • Fenerbahçe cephesi: "Hissediyodum zaten bu akşam kayıp olacağını. Ama yine yenilmedik..."
  • Galatasaray cephesi: "Kırdık bu sefer zinciri. Artık önümüz açık. Hem fark da açılmadı..."

Taraflar galibiyet sonrası günlerdir yaşadığı stresi silip atmaya hazır. Hatta sorsanız inkar ederler. Hiç bu kadar rahat olmadığını iddia edenlerin sayısı, saymaya üşeneceğiniz çokluktadır. Yalan olmasın benim için de bugüne kadar hep böyle oldu. Umuyorum bugün de böyle olur, bütün sıkıntıyı unutur, hatta inkar ederim. Olası bir mağlubiyet sonrası ise herkes içindeki Hıncal Uluç'u çıkarır ortaya ve "Ben dememiş miydim?" nidalarıyla meydanlarda boy gösterir. Rakip taraftarın geçeceği dalgayı savma refleksidir, istem dışı bir durumdur. Öyle ki ben şimdiden söylüyorum, Fenerbahçe için hiç kolay olmayacak bu maç... Beraberlik halinde ise iki taraftarda da "hepsinden biraz" hissi mevcut olur. Kazanamadığına üzülmüştür muhakkak ama -en azından- yenilmemenin verdiği rahatlık gece eve dönünce uyumayı kolaylaştırır. İşe matematiksel yaklaşırsan da "En azından fark açılmadı/kapanmadı" şeklinde kendini rahatlatmaya meyillidir taraftar. Tabi hepsinin maçtan önce söylediği gibi kolay maç olmamıştır...

(Bütün bu durumların varlığına beni uyandıran ve üzerine kafa yormamı sağlayan, bugün yayınlanacak olan 'Yenilsen de Yensen de - Derbi Özel' programının çekimlerinde, aralarda ve sonrasında dönen muhabbetlerdir. Fırsatını bulursanız 12.10'da izlemenizi öneririm. Konuğumuz Fenerbahçeli eski futbolcu Abdulkerim Durmaz ve enteresan muhabbeti...)

3 yorum:

TA dedi ki...

ne derbiler gördük yau.unutulup gitti.bununda akibeti öyle olacak:)

voodoo girl dedi ki...

ben de bu derbi günlerinde beşiktaşlı olmanın rahatlığına bayılıyorum işte =)

Scatterbrain dedi ki...

harika özetlemişin sencer. eline sağlık. herkes zilyon laf ediyo, ama kendileri de biliyo boş laf olduğunu...