18 Nisan 2011 Pazartesi

Atana, tutana eyvallah. Peki ya Giray?

Şampiyon olacak takımın atanı da tutanı da iyi olacak derler, doğrudur. Trabzonspor ile Fenerbahçe'nin girdiği amasız şampiyonluk yarışında kimi öne çıkarırsanız çıkarın ama şans bu ya işte o atan bir tane fazla atsın, tutan bir tane fazla tutsun o şampiyon oluyor. Bu sene de öyle olacak.
Fenerbahçe'ye bakıyoruz kalecisi Türkiye'nin en iyisi. Golcüsüne bakıyoruz ondan yana hiç derdi yok, Alex, Niang, Semih... Trabzonspor'a bakalım, kalede Volkan kadar iyi bir Onur, atanı da malumunuz sezonun en flash ismi Burak.
Bordo-mavililer'in kalecisi Onur sakatlanınca tutanı eksilmiş saydık. Oysa Tolga da A milli takım seviyesine yükselmiş bir kaleciydi. Bravo ki formayı unutmamış, yedekte haybeye beklememiş, çalışmış.
Lâkin bu uzun girizgahın amacı Giray Kaçar. Atanın, tutanın hakkını verelim öyle geçeyim istedim Giray'a. Ligimizin en hamleli stoperlerinden biri olan Giray, bu sene kenardan gelerek muazzam katkı sağladı takımına. Başarısızlıkta ilk bakılan yerlerden biri olan stoper ikisidir. Trabzonspor bu sene kaç kere sezon başındaki ideal stoper ikilisi Egemen-Glowacki ile oynadı? Açıkçası derin bir analiz yapmadım ama iki elin parmaklarını anca dolduruyor.
Geçen yıl Kadıköy'deki şampiyonluk maçında Burak attı, Onur tuttu. Giray da maşallah her yere kafasını, ayağını soktu. En az diğer ikisi kadar maçın yıldızıydı. Hamleli stoper bulmak da zordur, olmak zordur. Azıcık geciksen penaltı olur, serbest vuruş olur. Giray da zamanında çok yaptı bu hataları. Defans biraz da tecrübe işi. Bakınız Ömer Erdoğan. Hele ki Türkiye'de yetişmiş 25 yaş altındaki stopere ben para bile vermem. Giray gelişiyor, daha da gelişecek.
Trabzonspor-Bursaspor maçının 25. dakikasında Tolga tutamadı, kale boş kaldı. Battalla mı boş kaleye kaçırdı, Giray mı kurtardı tartışılır ama bir gerçek var ki Giray uzattığı o ayağıyla çok büyük alkışı hak etti. Hele hele milli takıma seçilen Gökhan Zan'dan, Servet'ten daha çok hak ediyor.

Hiç yorum yok: